Her gün yaşadığı kasabada, orman yolunda eve gidip gelen bir Mert varmış. Günlerden bir gün Mert orman yolunda giderken çok değerli bir taştan yapılmış olduğu belli olan bir yüzük bulmuş. Uzaktan parladığında çok dikkatini çekmiş. Hızla yürüyüp yüzüğe bakmış. Yüzüğün taşı, yemyeşil bir zümrütmüş. O kadar parlak ve güzel görünüyormuş ki dayanamayıp bu yüzüğü annesine götürmeye karar vermiş.
Okuldan eve geldiğinde Mert, annesine ona bir sürprizi olduğunu söylemiş. Annesi önce çok sevinmiş. Sonra yüzüğü gördüğünde çok şaşırmış. Bunu nereden bulduğunu heyecanla sormuş. Küçük çocuk, bu yüzüğü yolda bulduğunu anlatmış annesine. Annesi ilk önce buna inanmamış. Olmazmış ya, Mert’in bunu birinden çaldığını düşünmüş. Mert, hırsızlık yapmadığına dair sözler vermiş annesine. Zaten böyle biri değilmiş. Annesi Mert’e inanmış.
Mert, annesine bu yüzükten kimseye bahsetmemesini istediğini deyivermiş. Bu yüzüğü parmağına takmasını ya da ihtiyaçları için satmasını istemiş. Sonuçta bu yüzüğün sahibi yokmuş. Sahibi olmadığı için, bu yüzük bulanın hakkıymış. Annesi buna itiraz etmiş. Kesinlikle böyle bir şeyi kabul etmeyeceğini dile getirmiş.
Annesi, ertesi sabah sarayın yolunu tutmuş. Elinde yüzük, kapıdaki askerlere kralı görmek istediğini söylemiş. Kral, kadını içeri davet etmiş. Kadın, tüm olan biteni anlatmış krala. Bu yüzük oldukça değerli olduğundan sahibinin bir an önce bulunması da çok önemliymiş. Kral yüzüğü almış ve kadına teşekkür etmiş.
Hemen ülkede zümrüt bir yüzük kaybeden biri varsa saraya gelmesi rica edilmiş. Yüzüğü duyan herkes saraya toplanmış. Herkes yüzüğün kendisinin olduğunu iddia etmeye başlamış ama yüzük kimsenin parmağına olmamış. Mert olan biteni uzaktan izlerken annesinin ne kadar doğru bir şey yaptığını anlamış. Kendisinin olmayan eşyaya dokunmadan saraya getirmiş.
Yüzüğün sahibi 3 gün 3 gece aranmış ama bulunamamış. Kral, yaverini 3 gün sonra Mert’in evine göndermiş. Kralın annesiyle Mert’i sarayda beklediğini iletmiş. Apar topar yola koyulan ana-oğul, kralın huzuruna varmışlar. Kral önce Mert’e sonra da annesine dürüstlüklerinden ötürü çok teşekkür etmiş. Buldukları değerli bir eşyayı dürüstlükle kendisine ulaştırmışlar ve sahibi bulunamadığı için bu değerli yüzüğü hak etmişler.