Ormanın derinliklerinde çok kibirli ve herkesi kendinden küçük gören bir aslan bulunuyormuş. Bu aslan kendini orman sakinlerinden daha üstün tutuyormuş. Ormanda yaşayan bütün hayvanlar, sabah kahvaltısından sonra buluşup birlikte günü planlarlarmış. Herkes bir işin ucundan tutmak için iş bölümüne seve seve katılırmış. Verilen görevi de büyük bir neşeyle yerine getirirmiş herkes.
Günler böyle geçerken aslan herkese emir verme derdindeymiş. Hiçbir işin ucundan tutmaz ama kimsenin de yaptığını beğenmezmiş. Bütün gün yattığı yerden “Tilki, yerdeki yaprakları iyi süpüremedin!” ya da “Domuzcuk, bugünkü pilav hiç lezzetli olmamış!” gibi cümleler sarf edermiş. Önce herkes aslanın söylediklerine hiç itiraz etmeden, yaptıkları işi yeniden ya da aslanın söylediği gibi yapmaktan zevk alırlarmış.
Aslanın büyüklüğü, herkesin gözlerini kör etmiş sanki. Aslan ne diyorsa ormanda o olmaya başlamış. Ama aslan, ormanın hakimi değilmiş. Yaşadıkları yer oldukça demokratik bir ormanmış. Ormanın sakinleri, her yıl kendilerine bir yönetici belirlerlermiş. Bu seferki yöneticileri tilkiymiş ama tilki hiç böyle biri değilmiş.
Günler aslanın emrinde geçerken küçük ama akıllı bir fare artık buna katlanmaları gerekmediğini söylemek için arkadaşlarını evine toplamış. Arkadaşları farenin evine geldiğinde, farenin ne diyeceğine kulak kesilmişler. Fare, aslanın yaptıklarından artık çok sıkıldığından bahsetmiş. Her işi kendileri hallediyor olsa da aslan her şeyde bir kusur buluyormuş. Haddi olmadan herkesi eleştiriyormuş.
O günden sonra, aslan yine hayvanları eleştirmeyi kendisine hak görmüş. Sabah işlerine karışmış, yemekleri beğenmemiş. Kimse onu dinlemeyince bu duruma oldukça şaşırmış. Ne söylerse söylesin, kimse onu dinlemiyormuş. Herkes bildiği gibi işlerine devam ediyormuş. Bu da aslanı giderek sinirlendirmeye başlamış. Hiç kimse aslanı dinlemiyormuş. Aslan kükremeye başlamış ama hiç kimse ondan korkmuyormuş.
Aslan bağırmasının hiçbir işe yaramayacağını böylece görmüş. Küçücük fare, kocaman aslanın karşısına dikilip kendisinden korkmadıklarını, aslanın burada hiçbir hükmünün olmadığını söylemiş. Kendisini dinlemeleri için onun da tüm hayvanlara yardım etmesi gerektiğinden bahsetmiş. Kocaman aslan, farenin söylediği sözler karşısında boynunu eğmiş. Bir dahakine bütün arkadaşlarına yardım ederek ormanın huzurunu birlikte sağlamış.